Corona Aşısı, BBC, 2020

COVID-19 – Neden Aşı Olmalıyız?

Corona virüsü gibi her virüs ile mücadele etmek çok zordur çünkü aslında çok basit bir mekanizmaları vardır. Virüsler kendilerini çoğaltmak için talimatlar taşıyan küçük araçlardır. Kendilerinden daha fazla üretmek için bu talimatları hücrelerimize yüklerler ve onları daha fazla virüs üretmeye zorlarlar. Vücuda yayıldıkça bize verdikleri zarar artar ve bu bizi hasta eder. Ama savunmasız değiliz. 

 SARS-CoV-2 Elektron Mikrografı (NIAID, 2020)
SARS-CoV-2 Elektron Mikrografı (NIAID, 2020)

Bağışıklık sistemimizdeki hücreler bu davetsiz misafirleri tespit eder ve virüslerin üzerinde bulunan antijen dediğimiz bir molekülü ezberlerler. Sonra o antijene sahip olan bütün hücreleri yok etmek üzere seferber olurlar. 

Bağışıklık sistemimiz bu süre içerisinde antijenlere yapışan, antikor adı verilen küçük moleküller üretir. Antikorlar virüsü etiketler ve vücudumuza zarar vermelerini önlerler. Enfeksiyonu kaptığımız günden itibaren bu reaksiyonun hızlanması yaklaşık 14 gün sürer (BBC, 2020). Bu da virüsün vücuda bağışıklık sistemimize hasar vermesi ve başka insanlara yayılması için yeterli bir zamandır.

Bazen bağışıklık sistemimiz virüs ile savaşmak için aşırı güç yüklemesi yapar ve kendi doku ve organlarına zarar verir. Bu hastalığa tıpta sepsis adı verilir, yani halk dilinde kan zehirlenmesi (Yeditepe Üniversitesi Hastanesi, 2019). Her insanın bağışıklık sistemi bu kadar ağır bir reaksiyonu kaldıracak güçte değildir ve hayatlarını kaybederler. Bu yüzden etkili bir tedavi yöntemine ihtiyacımız var. 

Antikor yapısı (TÜBİTAK, 2020)

Bazı tedaviler sentetik ve hastalığı geçirmiş birinin kanından alınan antikorları kullanırken diğerleri Remdesivir gibi ilaçları virüsün çoğalmasını engellemek için kullanıyor.

Araştırmalar Remdesivir alan hastaların mortalite oranın %11, plasebo grubu için ise %15 olduğunu gösteriyor (ABD Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü, 2020).

Fakat bu tedavilerin hiçbiri insanların corona virüsünü kapmasına ve hastalığın yayılmasına engel olmuyor. Bunun olmasına engel olacak tek tedavi yöntemi var: aşı. 

COVID-19 Aşısı, BBC, 2020

Aşılar bağışıklık sistemimizin virüsün üst tabakasında bulunan antijenleri hatırlamasını sağlar. Vücudumuzun HCoV-OC43, HCoV-229E ve HCoV-HKU1 gibi diğer corona virüslerini 1 ila 3 yıl arası hatırlayabildiğini biliyoruz (Masetti et al., 2020). Eğer SARS-CoV ve SARS-CoV-2 bu virüslere benzer bir mekanizmaya sahiplerse ve vücudumuzda bu zaman dilimi içerisinde tekrar ortaya çıkarlarsa, bağışıklık sistemimiz çok daha hızlı bir şekilde tepki verebilir ve virüsü silip süpürebilir. Bu hızlı reaksiyon bir virüse karşı “bağışıklı” olduğumuz anlamına gelir.

Aşılar vücudumuza güvenli bir şekilde virüsün nasıl göründüğünü göstererek bağışıklık kazanmamızı sağlarlar. Bir enfeksiyonu taklit etmek vücudumuza nasıl tepki verebileceğini öğretebilir. Bu sayede gerçek virüsle karşılaştığımız zaman bağışıklık sistemimiz hazır olur.

Hiçbir aşı %100 etkili değildir- yani aşı olan herkesin virüse karşı kazandığı bağışıklık mükemmel değil. Ama bu salgının sona ermesi için aşının %100 etkili olmasına gerek yok.

Eğer tek yapabileceğimiz şey sadece 50% etkili olan bir aşı olsaydı, enfeksiyonların yarısını engelleyebilirdik. Bu ölümlerin yarısını durdurabilmek demek. Bu gerçekten iyi bir haber!”

Dr. Andrew Pollard, Oxford Üniversitesi

Aşılar insanlık tarihinin en önemli icatlarından biridir. Her ne kadar dünyadaki herkes hemfikir olmasada insanların %79’u aşıların güvenli olduğuna ve %84’ü aşıların efektif olduğuna inanıyor. (Wellcome Trust Global Monitor, 2018)

Bulaşıcı bir hastalığı yok etmek için dünyadaki insanların çoğunun bağışıklığı olması gerekir. Buna “sürü bağışıklığı” diyoruz (Danchin et al., 2020). Bireyler ya hastalığı önceden geçirerek ya da aşı olarak virüsü vücutlarına tanıtırlar. Yeterince insan bağışıklık kazandığında ise virüsün yayılması zorlaşır.

Kısacası aşı olarak sadece kendimizi değil aynı zamanda çevremizdeki insanları da korumuş oluruz: çocuklarımızı, büyüklerimizi, engellileri… Bu salgının sona ermesi için aşı olmamız şart.

Bir sonraki blogumda görüşmek üzere.

Sağlıcakla kalın,

Ayşe 

Kaynakça